Bu Gece
ir demlik çay demliyorum.
Karanlığın acısına şeker olsun. Sessizliğin içine dert olsun diye. Yüreğimde ki yorgunluğu ancak soba da kaynamış çay, bir de dumanı bitmeyen sigaram dindiriyor. Pencerenin karşısında bir çayın bir de sigarının dumanını seyrediyorum.
Kendimi o kadar yorgun, o kadar suçlu ve o kadar da yalnız hissediyorum ki sigaranın bana eşlik etmesine hayran kalmamak elde değil. Milyarlarca insanın içinden bana düşüp derdime ortak olması her baba yiğidin harcı olmuyor. Her içime çektiğimde sanki ‘’boş ver hepsi geçecek, hayalin geleceğin olacak’’ diyor. Olsun diyorum buna da şükür ya çayım ve sigaram olmasaydı bu hayalleri nasıl kuracaktım kara gökyüzüne.

O hiç görmediğim, hayaliyle yandığım Tanrı Dağları’na hasretimi ancak; bir demlik çay , bir sigara, bir de kitap dindirebiliyor.